Metabolik Sendromlu Periton Diyalizi Hastalarında Tıbbi Beslenme Tedavisinin Etkisinin İncelenmesi
Anahtar Kelimeler:
Periton diyalizi, metabolik sendrom, beslenme tedavisi, biyoelektrik impedans analiziÖzet
Amaç: Bu araştırma, metabolik sendromlu periton diyalizi hastalarında bireysel tıbbi beslenme tedavisi ve izleminin, metabolik sendrom ölçütlerinde yer alan biyokimyasal parametreler, vücut bileşimi ve günlük enerji ve besin ögesi alımları üzerine etkilerinin saptanması amacıyla gerçekleştirilmiştir. Bireyler ve yöntem: Bu araştırma Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Periton Diyalizi Polikliniğinde tedavi gören, yaşları 25-64 yıl arasında değişen, ATP III kriterlerinin periton diyalizi hastalarına uyarlanmış şekline göre metabolik sendrom tanısı alan, 10 u erkek, 5’i kadın olmak üzere toplam 15 hasta ile gerçekleştirilmiştir. Hastalara 2 ay süre ile 35 kkal/kg/gün enerji, 1.2 g/kg/gün protein içeren beslenme tedavisi uygulanmış ve beslenme tedavisi öncesi değerlendirilen biyokimyasal parametreler, antropometrik ölçümler ve biyolelektrik impedans analizi (BİA) çalışma sonunda tekrarlanmıştır. Enerji ve besin ögesi alımları çalışma başlangıcında ve 8 hafta boyunca birer günlük olmak üzere besin tüketim kayıtları ile değerlendirilmiştir. Bulgular: Beslenme tedavisi sonrası bireylerin enerji, protein alımları yanı sıra A vitamini dışındaki vitamin alımlarında anlamlı değişiklik saptanmamıştır (p>0.05). Beslenme tedavisi sonrası kolesterol düzeyi yüksek olan erkeklerin, albümin düzeyi düşük olan erkeklerin ve ürik asit düzeyi yüksek olan kadınların oranında düşüş olduğu belirlenmiştir. Bireylerin çoğunluğunun hemoglobin (erkek=%90.0, kadın=%100.0) ve hematokrit (erkek=%90.0, kadın=%100.0) değerlerinin düşük olduğu gözlenmiştir. Vücut bileşimi değerlendirildiğinde, beslenme tedavisi sonrasında erkeklerin hücre dışı sıvı (L) düzeyinde anlamlı düşüş olduğu saptanmıştır (p<0.05). Vücut yağ kütlesinde (%) her iki grupta da artış saptanmış olup istatistiksel olarak anlamlı değildir. Sonuç: Periton diyalizi hastalarında besin tüketimlerinin yetersiz olduğu ve beslenme tedavisine uyumun düşük olduğu saptanmıştır. Beslenme tedavisinin etkisine ilişkin kanıtlar elde edebilmek adına daha geniş gruplarla ve daha uzun süreli izlemlerle yapılacak çalışmalara gereksinim duyulmaktadır.