Romatoid Artritli Kadın Hastalarda Beslenme Durumunun Değerlendirilmesi
DOI:
https://doi.org/10.33076/2020.BDD.1097Anahtar Kelimeler:
Romatoid artrit, besin ögesi alımı, beslenme durumu, antropometrik ölçümler, el kavrama gücüÖzet
Amaç: Bu çalışmanın amacı; romatoid artritli (RA) kadın hastaların beslenme durumunun saptanması ve fonksiyonel durum ile kas gücü arasındaki ilişkilerin incelenmesidir.
Bireyler ve Yöntem: Çalışma Romatoloji Polikliniği’ne kontrol amaçlı gelen, en az bir sene önce RA tanısı konmuş ve 10 mg’dan az metilprednizolon kullanımı olan 35-64 yaş arası kadın bireyler üzerinde gerçekleştirilmiştir. Çalışmaya katılmayı kabul eden hastaların beslenme durumu ve beslenme alışkanlıkları değerlendirilmiştir. Antropometrik ölçümler alınmış, bir günü hafta sonuna gelecek şekilde birbirini izleyen 3 günde bireysel besin tüketimi kaydedilmiş ve 24 saatlik fiziksel aktivite kayıtları sorgulanmıştır. Rutinde biyokimyasal parametrelere hasta dosyalarından ulaşılmıştır.
Bulgular: Hastaların ortalama 10.8±7.88 yıl önce tanı aldığı, 9.9±7.65 yıldır tedavi gördüğü saptanmıştır. Beden kütle indeksine (BKİ) göre hastaların % 9.9’u normal vücut ağırlığına sahipken, %46.5’i hafif şişman, %36.6’sı birinci derece obez, %7’si ise ikinci derece obezdir. Hastaların %88.7’sinin bel çevresi değeri ≥88 cm; %74.6’sının bel/kalça oranı 0.85’in üzerindedir. Bireylerin diyetle antioksidan alımlarına göre; C vitamini ile hemoglobin ve albümin seviyeleri, β-karoten ile karaciğer fonksiyon testleri, toplam kolesterol ve Serum-Reaktif Protein (CRP) arasında pozitif ilişki saptanmıştır (p˂0.05). Çoklu doymamış yağ asidi alımı ve alkalen fosfataz (ALP) değerleri arasında ise negatif ilişki bulunduğu gözlenmiştir (p˂0.05). Hastaların diyetle günlük ortalama enerji, karbonhidrat, potasyum, kalsiyum ve demir alımlarının gereksinmenin altında olduğu saptanmıştır.
Sonuç: RA’in tedavisinde, semptomların azaltılması ve yaşam kalitesinin arttırılmasında hastaların tanı sonrasında diyetisyene yönlendirilerek beslenmeye ilişkin bilgi düzeyleri arttırılmalıdır. Yine bu hastalarda değerlendirme yapılırken BKİ’nin yanı sıra vücut yağ yüzdesi ve kas gücü gibi yöntemlerin de kullanılması gerektiği sonucuna varılmıştır.